Türkiye, sahip olduğu coğrafi değerlerle antik çağlardan beri dokumanın önemli olduğu, tekstilin üretiminin merkezi konumunda bir ülke. Bu kültür mirasıyla beraber içerisinde bir çok yeteneği ve modacıyı barındırmakta. Moda ve eğitim ise tam da bu noktada ülkemizde önem kazanıyor.
Günümüzde teknoloji, çok hızlı ilerlemekte ve bu hıza ayak uyduramayanlar geride kalmaktadır. İyi çizim yeteneği, üzerine eklenecek teknik bilgi gereksinimlerini ise ön plana çıkarmaya başladı. Kumaş bilgisi, üretim teknolojileri ve birçok teknik detayı bilme, bu konularda uzmanlaşma gereksinimi artmakta.
Moda bir tutku ve yetenek gerektiren bir sektör. İçerisinde bir çok alanı da barındıran bu koca sektör, elbette sadece tasarımcılardan oluşmuyor. Bir marka kurmak, bir markanın bünyesinde çalışmak ve moda sektörünün bir parçası olmak. Bu hayallere sahipseniz ne demek istediğimizi biliyorsunuzdur.
En kaba haliyle burada devreye pazarlama ve marka yönetimi gibi alanlar giriyor. Daha ileriye gidersek ise mobil uygulama ve mobil arayüz tasarımcılarına kadar ihtiyaç artmakta. Tüm bu dalların temelinde ise sektörel bazda iyi bir eğitimden geçmektedir.
Moda dediğimizde akla ilk gelen yerler arasında Londra, Paris, New York ve tabi ki Milano yer alıyor. Peki bu şehirlerde, modanın kalbinde ve alanında uzman kişilerden eğitim almak mümkün mü?
Moda sektöründeki uzmanların eşliğinde, bu şehirlerde eğitim almak bir hayal değil. Gelişen teknoloji; yeni uzmanlık alanlarını ve yeni bölümleri de beraberinde getiriyor. Moda ve eğitim sektörü de aynı hızda kendini yenilemeye devam ediyor. Bunlara örnek olarak dünyaca ünlü okullarda; Moda Tasarımı, Pazarlama Yönetimi, Malzeme Geliştirme ve Marka Yönetimi gibi birçok konuda program mevcut.
Yurtdışında moda eğitimi gibi birçok seçenek ile potansiyelimizi ve yeteneklerimizi geliştirebilmek ise bizim elimizde.